Takva, sadakat ve istikamet... Kulun Allah’a yakınlaşma sürecinde en temel üç sacayağıdır. “Kurtuluşa götüren ameller nelerdir?” sorusuna verilen bu kadim cevap, aslında Rabbimizin Kitap ve Sünnetle çizdiği yoldur.
Kurtuluşun Yolu: Takva ve İstikamet
Bir müridin selamet üzere yürümesi; muttaki imamların izinden ayrılmamak, onların hâl ve adabını gözlemleyerek hayatını düzene koymasıyla mümkündür. Mürşidinin edebine bakan kişi, kendi gidişatını doğru bir yolda tutabilir.
İşte bu yolun bazı taşları:
-
Nefis muhasebesiyle uyanık olmak,
-
Adaletle hareket etmek,
-
Minnet yüklemeden infakta bulunmak,
-
Hasetten uzak durmak,
-
Kanaatkar olmak,
-
Zikri halvetle çoğaltmak,
-
Kalbi hizmet aşkıyla doldurmak,
-
Murakabe ile niyeti korumak.
Ayetle Sabit: İstikamet Üzere Olanlar Mahzun Olmaz
Allah Teâlâ, Ahkâf Suresi 13. ayette şöyle buyurur:
“Şüphesiz, ‘Rabbimiz Allah’tır’ deyip sonra dosdoğru (istikamet üzere) olanlara hiçbir korku yoktur. Onlar mahzun da olmayacaklardır.”
Resûlullah (s.a.v.) da Süfyân b. Abdullah’a şöyle buyurmuştur:
“Allah’a inandım de, sonra dosdoğru ol.”
Hz. Ömer (r.a.) istikameti şöyle tarif eder:
“Allah’a itaat edip, tilkinin avcıdan kaçışı gibi (sağa sola sapmadan) kaçmadılar.”
Ebû’l-Âliye ise istikameti şöyle özetler:
“Dinde, davette ve amelde Allah için ihlâslı olmak.”
Kurtarıcı Üç İlke
İstikametin özü üç temel ilkeye dayanır:
-
Kitab’a tâbi olmak,
-
Sünnet’e sarılmak,
-
Cemaatten ayrılmamak.
Ve bilinmeli ki kul için en kurtarıcı yol:
- İlimle amel etmek,
- Havf ile korunmak (Allah korkusu),
- Yalnızca Allah ile yetinmektir.



